Yetkili Sendikanın İl Başkanı Olun
Geçtiğimiz Şubat ayında bir üyemiz için il milli eğitim müdürlüğümüze görüşmeye gittim. İlgili müdürümüzün odasında görüşme vardı. Kapısının yanındaki sandalyeleri oturdum bekleme ihtimali mi göze alarak götürdüğüm bilgisayarımı açtım ve yazı yazıyor idim.
Bir ara başımı kaldırdım. Üst kattan merdivenlerden inen birkaç kişiyi gördüm. Bir beyimizin elleri cebinde bir şekilde merdivenlerden usul usul inerken adeta fırsat bulmuşken konuşma şansını yakalayayım dercesine birkaç kişi de onunla konuşmaya çalışıyordu. Konuşmaya çalışanlar da kamu personeliydi. Konuşulmaya çalışan da yetkili sendikanın il başkanıydı.
Tabii bunun örneklerini çokça verebiliriz. Yetkili sendikanın genel başkanları geldiğinde tüm protokolün bir gün içerisinde müsait olup görüşmesinden tutun da il ilçe temsilcileri istedi diye hukukun bile çiğnenmeye çalışıldığı birçok örnek.
Biz Denizli üzerinden devam edersek ben o gün gördüğüm tabloda utandım. Belki birçok insan kızabilir içinden kötü şeyler söyleyebilir ama ben devletin bir memuru olarak bir devlet memurunun yetkili sendika İl Başkanı karşısında takındığı tutum karşısında utandım.
Bir devlette, devletten daha büyük bir makam olabilir mi?
Siyasi bir sendikanın bir il başkanına bir devlet memuru önünde ceket düğme diyorsa, “efendim” diyorsa siyasi dengeler değiştiğinde ne olacak?
Devrin şahsiyeti olarak işlerini yapanlar devletin işini eksik yapıyordur. Yanlı yapıyordur, yanlış yapıyordur! Yapılıyor da! Yetkili sendika il-ilçe başkanı istedi diye mevzuatın bile göz ardı durumlar da yaşandı.
Hem utanıyorum deyip hem de sayfalar dolusu yazmayacağım. Bu konuda yapabileceğim son şeyi de yapar; makamlarının itibarına, değerine halel getirenlerin yerine de utanıveririm.
Benim zamanım geçti de çocuklar siz de büyüyünce devrenin yetkili sendikasının İl Başkanı olursanız sizin her dediğinizi yaparlar ve çok da itibar görürsünüz para konusuna girmiyorum bile.
Haydi, çocuklar ha gayret yetkili sendika İl Başkanı olmaya!
Tarih: 24-04-2024